Önceki dönem milletvekillerinden İbrahim Aydemir, yapay zekanın baş döndüren ilerleyişinin “medeniyet muhasebesi” gerektirdiğini vurguladı. Mali müşavir ve bağımsız denetçi Aydemir, “Yaşamın Geleceği Enstitüsü” tarafından yayımlanan “Süper Zeka Üzerine Bildiri” metnine 800’ü aşkın ismin imza attığını hatırlatıp ortak talebin berraklaştığını belirtti: “İnsan aklını aşan süper yapay zeka, güvenlik teyidi ve toplumsal rıza olmadan gündeme gelmemeli.”
Aydemir, teknoloji, medya, inanç ve sanat dünyasından; hatta hanedan üyeleri ve Nobel–Turing ödüllü bilim insanlarından yükselen bu mutabakatın, “çağdaş irfanın” alarmı olduğunu ifade etti. “Dünya ilk kez bir teknolojinin hızına değil, hikmetine odaklanıyor” diyen Aydemir, bu çıkışın 2023’teki ilk çağrının ardından olgunlaştığını dile getirdi.
İNSANLIĞA SORULMADAN YAZILAN KADER
Aydemir’e göre düğüm noktası açık: Şirketler, çağın seyrini değiştirecek makineler tasarlıyor; fakat “kadir–kıymet sahibi asıl muhatap olan insanlığa” fikri sorulmuyor. “Süper zeka geliştirilmesine geçici yasak” çağrısı; geniş bilimsel uzlaşı ve güçlü toplumsal onay sağlanmadan kapının aralanmamasını öneriyor.
Önceki dönem milletvekillerinden Aydemir, imzalar arasında Steve Wozniak ve Richard Branson gibi iş dünyası öncülerinin; Sussex Dükü Prens Harry ile Düşesi Meghan’ın bulunduğunu kaydetti.
Aydemir, Amiral Mike Mullen ve rahip Paolo Benanti’nin desteğini; Turing Ödüllü Yoshua Bengio ile Nobel ödüllü Geoffrey Hinton’un “temkin çağrısı”nı hatırlattı.
KAMUSAL BEKLENTİ: GÜÇLÜ DENETİM, AÇIK SORUMLULUK
Parlamenter Gazeteci ve Yazarlar Birliği Başkanı Aydemir, Yaşamın Geleceği Enstitüsü’nün anketinde serbest ilerlemeyi savunanların küçük bir azınlıkta kaldığını; toplumun ezici çoğunluğunun sıkı düzenleme talep ettiğini söyledi.
Aydemir, “Amerikan kamuoyunun yüzde 73’ü güçlü yasal çerçeve istiyor; yüzde 64’lük kesim, güvenilirlik kanıtlanmadan süper zeka geliştirilmesine kapıyı açmıyor” dedi.
Öte yandan Aydemir, bazı çevrelerin “yenilikte esneklik” yaklaşımını sürdürdüğünü; “hız–hüküm dengesinin” korunması gerektiğini vurguladı.
BİR MECBURİ DURUŞ: TEDBİR VE TEYİT
Önceki dönem Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerinden Aydemir, Richard Sutton’ın benzetmesini aktardı: “Yanlış yaptığında kapatabileceğin bir düğmesi olsun ister miydin? Tartışma bunun üzerine.”
Mali müşavir ve bağımsız denetçi Aydemir, bildirinin hedefinin yeniliği yasaklamak değil; “risk–fayda muhasebesini” kurumsal ve kamusal zemine yerleştirmek olduğunu söyledi.
“İmza çağrısı, insanlığın ortak söz hakkını tahkim ediyor” diyen Aydemir, emniyet teyidi ve toplumsal rıza vurgusunu yineledi.
BİLDİRİNİN ÖZÜ: EMNİYET TEYİDİ VE TOPLUMSAL RIZA
Aydemir, metindeki çerçeveyi özetledi: “Yapay zeka sıhhat ve refah getirebilir; fakat öncü şirketler on yıl içinde insan bilişini aşan sistem hedefini açıkça yazıyor.”
Bu çerçevenin ekonomik değersizleşme, özgürlük daralması, hak ve onur zedelenmesi ile güvenlik risklerini büyüttüğünü belirtti.
Önceki dönem milletvekillerinden Aydemir, çağrının ana cümlesini yineledi: “Yasak; ancak güvenli ve denetlenebilir geliştirme için geniş bilimsel uzlaşı ve güçlü toplumsal onay sağlandığında kaldırılmalı.”
SEKTÖRÜN İÇ SESİ: TARİHİN DOĞRU TARAFI
Aydemir, OpenAI Üst Yöneticisi Sam Altman’ın “Tarihin doğru tarafında olmalıyız” sözünü ve taklit edilebilir video modellerine dair uyarısını hatırlattı.
Önceki dönem TÜRKPA üyelerinden ve KEİPA eski üyelerinden Aydemir, “Sahici hazırlık; kamusal müzakere, bağımsız denetim ve uluslararası müşterek şuurla mümkündür” diyerek konuşmasını tamamladı.